CIA Başkanı Petraeus ile önceki gün yaptığı görüşmede başta Suriye ve Irak olmak üzere bölgedeki gelişmelerin ele alındığını söyleyen RTE’ye soruyor gazeteci; “ABD’li bir kuruluşa ait bazı belgeler, yazışmalar yayımlanıyor. CIA Başkanı ile görüşmenizde bu konu gündeme geldi mi?” Cevap her zamanki gibi;  “Gazetelerde çıkan dedikodulara zaten ben pek iltifat etmediğim için onları sorma gereğini de duymuyorum. Varsın o gazeteler onlarla oyalanadursun”

Belge sahibi ABD’li kuruluş Stratfor, biraz küllenmiş gibi görüntü veren AKP-F.Gülen(FG) kavgasının bitmediğini ortaya koyarken 2007’de bir “aparat” olarak devreye alınan ve etrafına topladığı liberal tayfa ile kendini koalisyon ortağı gören Taraf da kutsal ittifaktaki ortaklarına, moda deyimle “çakıyor”. Hem AKP’ye, hem cemaate…

“Durun, siz kardeşsiniz!” deme sırası ise şimdi Zaman’da yazan İhsan Dağı’da…13 Mart tarihli  yazısında bakın ne diyor; “Memlekette ağır bir kavga havası var… 12 Eylül Anayasa referandumu bloku’nu oluşturan büyük anti-militarist demokrat koalisyona mensup gruplar birbirlerine girmiş gibi. Herkes bundan zarar görecek… MİT kriziyle ‘cemaat’ ve AK Parti karşı karşıya getirildi; şimdi de bu ikisiyle Taraf karşı karşıya… Bu, siyasal, sosyal ve entelektüel aktörleriyle ‘büyük koalisyon’un dağılması anlamına gelir.”…

***

İç savaş yeni gelişmelere mi gebe? Bir cephede, AKP-Cemaat kavgası, MİT-Özel Yetkili Mahkeme didişmesi şeklinde sürüyor. Kaş göz arası çıkarılan yasa ile koruma kalkanına kavuşturulan MİT yöneticilerini yeniden şüpheli sıfatıyla ifadeye gelmeleri için Başbakanlıktan izin istedi savcılık. RTE’nin cevabı peşinen “red” gibi, ama zamana yaydı. Özel yetkili mahkemelerden AKP kanadı şikayetçi. Hislerine Fehmi Koru, 14 Mart tarihli Star’da bakın nasıl tercüman oluyor; “Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün defalarca uyarmasına, hükümetin etkili isimlerinin “Yeter artık” demelerine rağmen… Bağımsız yargı ‘özel yetki’yi söylenenlere kulak asmamak olarak yorumladı”…

Cemaat kontrolünde olduğu söylenen özel yetkili mahkemelerine ve tepe tepe kullandığı Terörle Mücadele Yasası’na, koalisyonun AKP kanadı operasyon hazırlığında. “Davul bizim boynumuzda, tokmak cemaatin”  şeklinde şikayetler var AKP’lilerde. Ergenekon, Balyoz, KCK…Bütün bu davaların ortaya çıkardığı kötü imajın mimarı olarak AKP, şimdilerde cemaat tarafını sorumlu tutarken bu vebalden sıyrılmak için de atak halinde. Nedim,Ahmet, Coşkun ve Sait’in tahliyelerini yenilerinin izleyeceğini bekleyen Taha Akyol’dan alalım haberi. Diyor ki Taha Bey, 15 Mart Hürriyet’teki köşesinde, “Evet, Ergenekon ve ilgili davalarda yeni tahliyeler olmasını bekliyorum. Neden? Çünkü “suç vasfının değişmesi” ihtimali gündeme gelmiştir. Mahkeme ilk defa “suç vasfının değişmesi ihtimali”nden bahsederek Nedim Şener ve diğer üç tutukluyu tahliye etti. Bunun sebebi, Terörle Mücadele Kanunu’nda (TMY) değişiklik yapılması için Meclis’e sunulmuş olan tasarıdır. Adalet Bakanlığı’nın hazırladığı tasarıya göre, bazı tutuklu sanıklar artık “terör örgütü üyesi” sayılmayacaktır. Bunu gören mahkeme tahliye kararı vermiştir.”.

Umalım, AKP-Cemaat şer ittifakının çatışmasının ilk hayırlı sonucu bu olsun. Tutuklulukları cezaya dönüştürülmüş insanlar, umalım özgürlüklerine kavuşsunlar.

***

İttifak içi kavga sürüyor. Taraf’ta Ahmet Altan, adeta ihanete uğramış gibi. Hem RTE’ye, hem cemaate vuruyor. Başbakan’ın Başdanışmanı İbrahim Kalın’ın Stratfor ile ilişkisini bir tür casusluk gibi niteleyerek duyuran Taraf, yandaş medya Sabah’tan Emre Aköz’ü de “işbirlikçi” ilan edince kıyamet koptu tabii. Hele RTE’nin,  Taraf’ı, parayı atanın nağmesini çalan bir ‘müzik kutusu’na benzetince Ahmet Altan,  çileden çıktı ve şöyle yazdı; . “Referandumdan önceki Erdoğan’ı sonuna kadar alkışlarım, bugünkü Erdoğan’ı da sonuna kadar eleştiririm. .. şimdi yaptıklarıyla saygıyı hak etmediğini düşünüyorum.”

Taraf’ın cemaate salvosu da Stratfor belgeleri ile Stratfor üstünden Gülen tarzı hücre örgütlenmesini  gündeme getiren Taraf,  cemaatin bam teline bastı. Bu hücre örgütlenmesine fener tutanlara, mesela  kitap yazan Hanefi Avcı’ya ve kitabı basılmadan derdest edilen Ahmet Şık’a neler çektirildiği malum…Taraf’a göre,  eski bir Gülenci Hürriyet yazarı(kim olduğu çözülemedi !..) şöyle konuşmuş; “Gülen ilk defa resmen bir siyasi partiyi destekliyor. Ancak Erdoğan onu sevmiyor (ya da nefret ediyor). Bütün ilişkileri karşılıklı çıkar üstüne kurulu. Gülen’in güçlü bir siyasi partiye ihtiyacı var, AKP’nin ise geniş bir siyasi desteğe. Ergenekon konusunda büyük kavgaları olmuş. Bir noktada, Erdoğan işlerin mahvolabileceğini düşünerek biraz geri adım atmak istemiş. Fakat Gülen davayı genişletmek konusunda ısrarcı davranmış… “

Bazı iddialara göre, iç savaş Taraf’ın içine de uzanmış. Medya portalı gazeteciler.com’da yer alan bir haber-yorum şöyle; Stratfor belgelerinin yayınının başladığı dönemden itibaren Taraf’ın tepe yöneticisi Yasemin Çongar sırra kadem bastı. Köşesi dördüncü haftaya girerken hala boş…biliyoruz ki Yasemin Çongar’ın, Ahmet Altan’ın son dönemdeki yol haritası ve rotasıyla ilgili ciddi sıkıntıları var.”
***

Zaman’dan İhsan Dağı , “Durun siz kardeşsiniz” yazısından sonra adeta yalvarıyor, diyor ki, ‘Eski Türkiye’nin zinde güçleri bu manzaraya bakıp sadece keyiflenmiyorlar, aynı zamanda kışkırtıyorlar da. ‘Yiyin birbirinizi’ dediklerini duymuyor musunuz?

O zinde güçlerden yana hiç olmadım, herkes bilir, ama bu manzaranın beni keyiflendirdiğini itiraf etmeliyim. Yiyin birbirinizi…

 

Written by Mustafa Sönmez