500 Bine İş, 500 Bine de Ev Kadınlığı…
Mart 2012 işgücü-istihdam-işsizlik verileri, iş-aş derdi olanlar açısından umutlu bir tablo sergilemiyor. “Yumuşak iniş” politikası,…
Mustafa Sönmez
Kısa adı IMF olan Uluslararası Para Fonu, 2000 yılında “IMF’nin politika ve etkinlikleri üzerinde bağımsız bir değerlendirme yapmak” amacıyla bir büro oluşturdu ve başına Meksikalı Moises Schwartz’ı atadı. Schwartz ve 10 kişilik ekibi iki yıl boyunca IMF belgelerini inceleyerek; Finansal ve Ekonomik Krize Gidiş içinde IMF’nin Başarım Derecesi. 2004-2007’ye ilişkin IMF Gözetimi… başlıklı bir rapor hazırladı (*) .
IMF’nin kendine ayna tutmak için oluşturduğu Bağımsız Değerlendirme Bürosu (Independent Evaluation Office) tarafından hazırlanan değerlendirme raporunu, Sevgili Hocam Korkut Boratav, haftada bir yazdığı Sol portalda özetledi ve dikkatimizi, şu günlerde kendine yeni patron arayan IMF’nin iç yüzüne çekti. Korkut hocanın değerlendirmesini satır başlarıyla özetleyip paylaşalım:
***
Schwartz Raporu, uluslararası kriz öncesindeki IMF’nin çalışmalarının yetersiz, yanıltıcı ve zaman zaman yanlış olduğunu vurguluyor. Ve bu bozukluğun IMF’ye egemen olan iktisat düşüncesinden ve çalışma biçimlerinden kaynaklandığını ileri sürerken piyasaperest anlayışa teslimiyet, şu ifadelerle yer alıyor:“IMF kadrolarının egemen görüşüne göre, piyasaların disiplini ve kendi kendilerini denetlemeleri, finansal kuruluşlarda ciddi sorunların giderilmesinde yeterlidir. Bu kadrolar, gelişkin, incelmiş, çok az denetlenen finansal piyasaların gelişebildiği ileri ekonomilerde krizlerin meydana gelmeyeceğine inanıyorlardı. Finansal piyasaların temelde sağlam olduğu ve büyük finans kuruluşlarının herhangi bir sorunun üstesinden gelebilecekleri inancı, risklerin hafife alınması” sonucunu verdi.
***
Schwartz Raporu, piyasaya iman etmenin, “masumane bir yanılgı” olmadığını; IMF’nin çalışma biçimleri ile bağlantılı , çok sesliği dışlayan tutumunun sonucu olduğunu vurguluyor.
Rapor, “gelişmiş ülkelerin otoritelerine karşı IMF’nin fikrî, entelektüel bir tutsaklık, teslimiyet içinde olduğu” (s.17) görüşünde. Bu, sadece ideolojik (ve gönüllü) bir “teslimiyet” değildir. Shwartz Raporu IMF ile hükümetler arasındaki ilişkilerin de asimetrik özellikler gösterdiğini belirtiyor. “IMF ekipleri yükselen piyasalara (örneğin Ukrayna’ya, Türkiye’ye) ve daha küçük gelişmiş ülkelere (örneğin Yunanistan’a, İrlanda’ya) sert, vurucu çözümlemeleri yöneltmekte rahat görünmektedir.” Gelişmiş, zengin, büyük ülkeler yani “en büyük hissedarlar söz konusu olduğunda, eleştirilerin bir sınırı vardır”; zira (doğrudan doğruya uzmanların ağzından aktarılıyor), “yetkililere gerçekleri söyleyemezsiniz; zira zaten bu hükümetler sizin (yani IMF’nin) sahibinizdir.” IMF’de borusu ötenlerin ABD ve Almanya olduğunu belirten rapor, bu en büyük hissedarların, IMF araştırmalarını doğrudan doğruya kendi çıkar ve tezleri doğrultusunda etkilediklerine örneklerle yer veriyor.
IMF’nin “iktisadî sağduyuyu temsil etme” iddiasının bir safsata olduğunu yine IMF için hazırlanan Schwartz Raporu netlikle ortaya koyarken, IMF’ye yeni patron adayları arasında Kemal Derviş’i, hele hele Mehmet Şimşek’i gösterenler ise sadece kargaları güldürüyor…
***
Piyasanın kendinden menkul hikmetine değinmişken Cumhuriyet Vakfı Başkan Yardımcısı Alev Coşkun’un “Küresel Kriz: Liberal Ekonomi’nin Çöküşü, Ulusalcı Ekonominin Yükselişi” isimli Cumhuriyet Kitapları’ndan çıkan son kitabını anmak yerinde olacaktır. Schwartz Raporu’nun da eleştirdiği piyasaya aşırı iman, küresel kriz karşısında yerle yeksan oldu . Alev Coşkun, büyük kriz karşısında başta finans sisteminde olmak üzere merkez ve bazı yükselen ülkelerde yaşanan yıkımları ayağa kaldırmak için devletlerin, piyasacılığı bir kenara itip ‘kamu müdahalesi’ denebilecek doğrudan ve dolaylı, parasal ve mali önlemler aldığını hatırlatıyor. Coşkun, bu tür devlet müdahalelerinin, geçici olmayacağını, tersine, yeniden birikim şartlarını tesis etmek için artık tüm dünyada giderek artacağı öngörüsünde bulunuyor.
(*)”IMF Performance in the Run-Up to the Financial and Economic Crisis:
IMF Surveillance in 2004-07” başlıklı raporun tam metnine şu linkten ulaşılabilir:
http://www.ieo-imf.org/eval/complete/eval_01102011.html