Siyaset gri, ekonomi kara…
Pazar günü sabah , seçim için sandıklara henüz gidildiği saatlerde yaptığım değerlendirmede, RTE’nin başkanlık hevesinin…
Ekonomi literatürüne kırılgan (vulnerable), olarak yerleşti, ama ben özellikle Türkiye için daha uygun olanının “kemik erimesi” (osteoporoz) olduğunu öneririm. Özellikle orta yaşı geçenlerde başlar; dışarıdan her şey yolundaymış gibi görünür ama diz kapaklarından başlayarak bacaklar tutmaz haldedir, kaslar güçlendirilmediği taktirde en ufak darbede kırılmalar, kopmalar, dağılmalar başlar…Türkiye ekonomisinin 12 yıllık AKP rejimi sonunda geldiği yer budur;kemik erimesi…
Sarsıntı…
Baksanıza birkaç gündür kredi derecelendirme kuruluşlarından (KDK), Moody’s bir rapor açıklayacağım 8 Ağustos’ta diyor ve söylentisi bile piyasayı sarsmaya yetiyor…
Sadece Çarşamba, gün içinde borsanın kaybı yüzde 1.7’yi aştı ve BIST 100 Endeksi 1.2 puan geriledi ve 79.4’den kapandı. İki yıl vadeli gösterge tahvilin bileşik faizi 44 baz puan yükseldi. Piyasalarda tansiyon yükseldi, 2 yılık gösterge faiz 9.54’e yükseldi, dolar 2,17 TL’yi gördü.
Nabzı izlemenin en kestirme yolu doların fiyatı; Sadece son 7 fiyat değişimini izleyin türbülansı görürsünüz. Yedi fiyatta 2.09’dan 2.18 TL’ye kadar çıkabiliyor; kırılganlık ya da kemik erimesi sorunlu olmanın bir tezahürü.
Ama hepsi bu değil; Moody’s not düşürürse 2.20 TL’yi görmesi sürpriz olmayacak, belki daha da yukarıyı, çünkü özellikle son günlerde bir sermaye çıkışı olduğu biliniyor, bunun devamı başka rüzgarların etkisiyle gelebilir. O başka rüzgarların içinde, politik iklim, Köşk seçimi sonrası oturmayacak taşlar, çevremizdeki IŞİD belası, Rusya-Ukrayna gerginliği ve bütün bunların Türkiye ekonomisine getirdiği ek yüklerin de payı var…
Not sancısı…
S&P, Fitch, Moody’s başta olmak üzere uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarının not belirlemeleri, Türkiye’deki kırılganlığı anlamanın bir başka yoludur. Ne zaman ki bunlardan biri not açıklayacağını ilan etse, özellikle RTE’nin hık deyicisi bakanları alır bir panik: Geçmişte rüşvet zanlısı 17 Aralık operasyonu sonrası istifaya zorlanan Zafer Çağlayan’dı assolist, şimdilerde onun yerini alan Zeybekçi…Moody’s’in 8 Ağustos’ta not açıklayacağını duyurmasının hemen ardından, açıklanacak notun negatifliğinden bahisle, söz konusu kuruma bıçaklar da çekildi anında.
Bu kuruluşların notları özellikle “negatife” doğruysa mesaj belli; bu ülkeye yatırımda çok dikkatli olun. Bilirsiniz; küresel piyasalarda tahvil ihraç etmek isteyen ülke ve kuruluşların kredi derecelendirmesi almaları gerekiyor. Bu kuruluşlara kendinizi ölçtürmezseniz, yatırımcı sizi dikkate almıyor. Bu kuruluşların ölçümlerden verdikleri not ya da reytinglerle ancak borçlanabiliyorsunuz. . Alınabilecek en yüksek kredi notu AAA (ya da Aaa), en düşük not ise D. Bu notlara, geleceğe ilişkin beklentileri göstermek açısından, + ya da – gibi işaretler ya da durağan, pozitif, negatif gibi ibareler ekleniyor; S&P ve Fitch (+ ) ve (–) işaretleri, Moody’s’de 1, 2 veya 3 sayılarını kullanıyor.
Karne…
Cari açığı yüzde 8’lere kadar varan ve bunun kapatmak için dışarıdan, hem de makul faizlerle borçlanmaya oldukça çok ihtiyacı olan Türkiye, kredi KDK’ların notlarını ister istemez önemsiyor; karne notu iyi gelirse dış yatırımcıların ülkeye yüzlerini çevireceklerini, tersi olursa sırtlarını döneceklerini, bunun da sermaye çıkışı ve sonuçta dövizin yükselmesi anlamına geleceği açık. O nedenle, derecelendirme kuruluşlarını tehdit etme, neredeyse dövmeye kadar götüren AKP iktidarı gördü bu alem…Dahası, “Biz de kendi derecelendirme kuruluşumuzu kurarız” diyen abuk bakanlar da gördük…
Bilindiği gibi, 2013 Mayıs ayı bir kırılma anıdır; bir para ikliminin bitip bir yenisinin başlayacağının ilanıdır. Fed, tahvil destekleme programını yavaş yavaş sonlandıracağını açıklamıştı ve o açıklamanın ardından Türkiye dahil, dış paranın park ettiği ülkelerden sermaye çıkışı yaşanmış, yerli paralar değer kaybına uğramıştı. Türkiye özelinde buna bir de 17-25 Aralık rüşvet kepazelikleri eklenince risk iyice artmıştı yabancılar açısından ve bir yılda bütün bastırma amaçlı müdahalelere rağmen, TL, dolar karşısında yüzde 20, Avro’da yüzde 25 değer kaybetti, döviz borçlusu firmalar büyük zarar yazdı.
Son notlar…
Bu yeni iklimi KDK’lar, tabi ki yeniden ölçtüler ve yeni notlar verdiler; S&P, 2013’ü BB+durağan ile kapatmışken 2014’ün Şubat ayında notu BB+negatife indirdi. Orada duruyor not.
Fitch, 2012 Kasım’ında BBB-(durağan) notu vermişti, hiç değiştirmedi bugüne kadar. Belki Moody’s’den sonra o da bir değerlendirmeye gider. Gelelim Moodys’e…O da en kral notunu 2012 ortasında Ba1 pozitif olarak vermişti. 2013 Mayıs’ında yani o kırılma tarihinde, notu, Baa3 (durağan)’a indirdi önce, sonra 2014 Nisan ayında Baa3 (negatif)’ e indirdi tekrar…Bakalım 8 Ağustos’ta ne açıklayacak ? Düşürebilir de, değiştirmeyebilir de…Düşürürse, söylenecekler belli; Komplo!..Tam da Köşk seçimi öncesinde Başbakan’ımızın ayağına kurşun sıkmak bu!…Hele ki, Moodys’in ardından öteki KDK’lar da not indirirlerse seyreyleyin cümbüşü..