Yine İstihdamsız, Yine Bağımlı Büyüme
Mustafa Sönmez 03.07.2010, CumartesiTürkiye’nin, özellikle 2000’li yıllarda pekişen “Asyalılaşma” birikim modeli, büyük bir şamata ile…
Mustafa Sönmez
Uzun bir tatil başladı. Hükümet, kamu çalışanlarını 15 Kasım’da idari izinli saydı. Böylece 4,5 günlük kurban bayramı, hafta sonlarıyla birlikte 9 güne çıktı. Biliyoruz ki, böyle tatillerde oteller, yeme-içme mekanları, mantar gibi çoğalan modern tüketim mabedi AVM’ler, yani alışveriş merkezleri, çağrı merkezleri, birçok ulaştırma firması, sinema,tiyatro, eğlence yerleri vb. açıktır ve oralarda da binlerce ücretli, herkes tatil yaparken, tatil-bayram dinlemez, çalışır, çalıştırılır. Çoluk çocuğuyla bayramda bile doğru dürüst birlikte olamaz, onlara zaman ayıramaz. Bayramın, tatilin tadını , keyfini çıkaramaz. Peki sair zamanlarda fazla çalışma yapanların yanı sıra, tatilde çalışanlar, bu “fedakarlığa” karşılık ne tür haklara sahipler, yasal hakları nelerdir?
Yasal olarak bir ücretlinin haftalık normal çalışma süresi 45 saattir. Bu süreyi aşan çalışmalar fazla çalışma olarak değerlendirilir. Fazla çalışma için, ücretli olarak yazılı onayınız şarttır. İşveren, istemiyorsanız, sizi fazla mesaiye zorlayamaz. İşveren onayınızı alsa bile, sizi, yılda 270 saatten fazla çalıştıramaz. Bu, yaklaşık haftada 5 saatlik bir limit demektir.
Gelelim fazla çalışmanın saat ücretine…Her bir saat fazla çalışmanın ücreti yüzde 50 fazlasıyla ödenmelidir. Bu, 4857 sayılı İş Kanununun 41’inci maddesinde belirtilir. Örneğin, bir AVM’de çalışan işçisiniz. Haftada 6 gün, günde 7,5 saat çalışma süresinin üstünde çalıştırıldığınız zamanın üstünde, her saatin ücretini yüzde 50 zamlı alma hakkına sahipsiniz. Bu size yasaların tanıdığı bir haktır. İşvereniniz bunu ödemezse yasayı çiğnemiş olur.
***
Ulusal bayram ve genel tatil günlerinde de işverenin çalışmanızı talep edebilmesi için önceden yazılı onayınızı almış olması gereklidir. 29 Ekim, 1 Ocak, 23 Nisan, 1 Mayıs, 19 Mayıs, 30 Ağustos, Ramazan Bayramı ve Kurban Bayramı, ulusal bayram ve genel tatil günlerimiz. 29 Ekim 1.5 gün, 1 Ocak, 23 Nisan, 1 Mayıs, 19 Mayıs ve 30 Ağustos 1’er gün, Ramazan Bayramı 3.5 gün, Kurban Bayramı 4.5 gün tatildir.
Bir tatil gününde fazla çalışma yapan bir işçiyseniz, bu çalışmanız karşılığında bir günlük fazla çalışma ücreti ödenmesi gerekir. Böylece, ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışan işçi olarak, çalıştığınız her tatil günü için 2 günlük ücrete hak kazanırsınız. Ücretinizi aylık “maktu” olarak alıyorsanız, ve ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışmanızı istemeliiri halinde, çalışılan her tatil günü için bir günlük fazla çalışma ücreti hakkınızdır. Örneğin Nisan ayında 23 Nisan genel tatil günü çalışma yapmayan ancak, onun dışında kalan tüm günlerde çalışan bir işçi 30 günlük ücrete hak kazanırken, 23 Nisan günü de çalışmışsanız, genel tatil çalışmasından dolayı ilave bir yevmiyeye hak kazandığından, 31 günlük ücreti hak edersiniz. Eğer, bu bayramda da çalışırsanız, her çalışma günü yevmiyesini yüzde 100 zamlı alma hakkına sahipsiniz.
Çalışanlar, isterlerse, fazla çalıştıkları sürenin karşılığını para olarak değil “tatil” olarak da kullanabilirler. 4857 sayılı İş Kanununun 41’nci maddesinde fazla çalışma ve fazla sürelerle çalışmada, işçi isterse zamlı ücret yerine, fazla çalıştığı her saat karşılığı 1 saat 30 dakikayı, serbest zaman olarak kullanabilir. Örneğin, bir haftada 5 saat fazla çalışma yapan işçi, dilerse-mesela- izleyen hafta, 45 saat yerine, 7,5 saat daha az, yani 37,5 saat çalışarak hakkını tahsil edebilir. Bu da yasal hakkıdır. İşveren, hak ettiğiniz serbest zamanı, size 6 ay içinde kullandırmak zorundadır. Daha fazla erteleyemez.
***
Bunlar iş yasalarının- sendikalı olsun olmasın- tüm ücretlilere tanıdığı haklardır. İşverenler, bu ödemeleri yapmazlarsa Çalışma Bakanlığı (calisma.gov.tr) web sitesine girin, teftiş ile ilgili birimlere ulaşın ve ilgililere şikayet edin. Ya da toplu olarak bir avukat bulun, vekalet verin, dava açın.
Diyebilirsiniz ki, “Şimdi bu haksızlığı gidereceğiz diye işimizden olmayalım. Patron kendisine dava açan bir işçiyi işte tutar mı?” Unutmayın, haklarınız için mücadele etmeden hiç bir şey kazanamazsınız. Ağlamayan bebeğe meme yok!…Hem korkmayın; Şikayet halinde yasa sizi koruyor. Eğer bir işçi, patronunu herhangi bir nedenle dava etmiş ve patron bu dava etme olayından sonra işçiyi işten çıkarmış ise bu “kötü niyetli” bir davranıştır. İşveren bu “kötü niyetli” davranış karşılığında diğer yasal haklarının yanında, ihbar tazminatının 3 katı kadar “kötü niyet tazminatı” öder.
Tatil yapanlara hoşça vakit, çalışanlara iyi mesailer dileğiyle herkese iyi bayramlar…