Yükseköğretimde Paragöz Niyetler
Mustafa Sönmez Birçok alanda olduğu gibi eğitimde de fırsat eşitsizliği dağ gibi. İlköğrenimi zar…
Toplumu yönetmede “algı üretimini” ana yöntem edinmiş görünen Erdoğan iktidarı, ekonomiyi yönetirken de “algı” oluşturmayı ön plana almış gibi. Özellikle ülkenin önemli yüzlerinden biri olan Merkez Bankası’nın vitrinini parlak göstermek ya da en azından “tamtakır” göstermemek için sıkça başvurulan işlemlerden biri, nazının geçtiği ülkelerle ikili para takası (swap) yapmak ve bunu dolarla ifade ederek rezervleri şişirmek.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) son iki yıldır Katar, Çin ve Güney Kore ile gerçekleştirdiği ikili para takası yani “swap” anlaşmalarına Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ile yapılan anlaşma eklenirken, sırada bazı Türki cumhuriyetlerin ve Libya’nın olduğu öğrenildi.
Al-Monitor’un edindiği bilgilere göre TCMB “mutabakat anlaşması” imzaladığı Azerbaycan, Türkmenistan, Özbekistan ve Libya ile swap anlaşmaları için hazırlıklarını sürdürüyor.
Değişik ülkelerle yapılan swap anlaşmaları karşılıklı yerel paralarla tarif ediliyor ve anlaşmalarda ortak olarak şu ifade yer alıyor: “Para takası anlaşmasının temel hedefi, yerel para birimleri üzerinden gerçekleştirilen ticareti kolaylaştırmak ve iki ülkenin finansal istikrarına destek sağlamaktır.”
Özünde rezerv para olarak USD ya da Avro kullanım imkânını sağlamayan bu anlaşmalar, yerel para takasına dayanıyor ve merkez bankalarının brüt rezervlerini USD üstünden ifade ederek şişirmeye, bir anlamda vitrin düzmeye yarıyor.
Swap anlaşmalarına özellikle Merkez Bankası rezervlerinin dibe vurduğu son yıllarda muhtaç kalındı. Döviz fiyatının piyasada yükselmemesi için Merkez Bankası’nın 128 milyar dolar rezervinin “arka kapı” yöntemleriyle kamu bankaları üstünden piyasa değerinin altında satılması, bununla kur kontrolü sağlanmak istenmesi, kısa sürede Merkez Bankası rezervlerini eritti. Bu politika sonrasında swap anlaşmaları ile brüt rezervi şişkin gösterme bir ihtiyaç hâline geldi.
En büyüğü, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın en yoğun ilişkisinin bulunduğu Katar ile imzalanan swap anlaşmalarından hesaba geçen tutar 2021 sonunda TCMB kayıtlarına göre 21 milyar dolar dolayında. Bu anlaşmalardan 15 milyar dolarlık kısım Katar ile yapıldı. İlk elde 5 milyar dolarlık yerel para takasına dayanan 2018 tarihli anlaşma, iki yıl sonra 15 milyar dolarlık bir hacme çıkarıldı.
https://www.al-monitor.com/tr/originals/2022/01/turkeys-central-bank-continues-window-dressing-currency-swaps