Böyle zamanlarda hep Fuzuli’nin sözleri gelir dilimin ucuna; “ “Söylesem tesiri yok, söylemesem gönül hoş değil”…Söyle de, ne söyleyeceksin,  sözün ne hükmü kaldı, diye umutsuzluğa düşebilirsiniz. Sakın!..“Bu kazalar bu işin fıtratında var” diyen Muktedir’in istediği olur o zaman.  Onun  kaderci, teslimiyetçi beklentileri muradına erer. Boyun eğme, kader deme, yas tutma, hesap sor!…

 Mesela sor; Hükümete  ve şirket yetkililerine,  madendeki kişi sayısından, ölüm ve yaralıların sayısına varıncaya kadar gerçekleri halktan neden gizlediniz, hâlâ neden gizliyorsunuz? Mesala sor;  Soma`daki madenlerdeki alarm veren duruma ilişkin Meclis`te 6 ay önce verilmiş araştırma önergesi neden dikkate alınmadı? Muktedir’in , dudak büktüğü o önerge gündeme alınıp, bir havza olarak SOS veren Soma bölgesi için ciddi araştırmalar, denetimler başlatılsa felaketin önü alınmaz mıydı?


Trafo ?

Trafo patlamasını sor mesela… Trafolar  yüksek güvenlikli standartlara uygun olarak yapılmış mı, trafonun patlama ihtimaline  karşı izole edilmiş beton koruması var mıydı? Sor, mesela; Ocakta kullanılan elektrik tesisatının ve ekipmanlarının “alev sızdırmaz” olması gerekli, diyor uzmanlar. Trafolar,  exproof d tipi koruma tertibatlı olarak seçilmiş mi, kuru tip transformatör kullanılmış mı? Bu bilgiler ışığında trafonun patlaması ve yangın çıkması söz konusu ise bunun bir kaza olduğunu söylemek mümkün mü, diye sor…Neden trafo değil, bölgedeki kömür damarının her an madenci deyimiyle “kızışmaya” hazır bir aşamaya gelmiş olması diyenlerin uyarıları dikkate neden alınmadı, diye sor. Ve devam et sormaya, eğer böyleyse, bundan sonrasında bile benzer yangınlar çıkmayacak mıdır? Hiç olmasa bundan sonrası için kızışan kömürün çıkaracağı yangınlara  karşı önlemler alınacak mıdır?

Eksikleri sor

Sor; hava tahliye sisteminde aksaklıklar olduğu doğru mu, mekanik olarak yönlendirme yapıldı mı, otomasyon sistemi yeterli miydi?

Cinayet elektrik kaynaklı mı, bir dizi ihmalin sonucu mu?

Elektrik Mühendisleri Odası yetkilileri yaptıkları incelemeler sonucu diyorlar ki; maden içerisinde zehirleyici ve patlayıcı gazları algılayacak ve havalandırma sistemlerini yönetecek sistemler yetersiz ve eski . Kömürün kızışmasıyla başladığı tahmin edilen bu yangının ortaya çıkardığı karbonmonoksitin ölümcül etkisi nedeniyle 300 dolayında  can yitti. Sor; ne diyorsunuz bu iddialara,  hesap verecek misiniz, diye sor…

Geçme, sor; asansörler  çalışsaydı birçok hayat kurtarılırdı;  asansörlerin yangın olsa bile yedek bir güç kaynağı ile çalışabilir durumda olması gerekmez miydi?

145 bin maden çalışanlarının ancak yüzde 12’si kamu işyerlerinde. Çalışanların yüzde 80’i sendikasız. Sor; bu katliamın temel sorumlusu , özelleştirme, serbestleştirme ve kamunun içinin boşaltılması yöntemleriyle çalışanları kâr hırsı karşısında güvencesiz bırakan AKP iktidarı değil midir?

Özelleştirme

Özelleştirme, taşeronlaştırma, sendikasızlaştırma, sendikaları çalışanların değil iktidarın ve işverenlerin sesi haline getirme, denetimleri kaldırma, iş güvencesini yok etme bu yaşanan katliamın temel nedeni değil de nedir, diye sor!…

Kırk lira yevmiye ile gencecik insanları yeraltında güvencesiz bir şekilde çalıştırmak dine-imana Allah korkusuna sığar mı, diye sor…

Madenlerde 18 yaş altında çalışma yasağı olmasına karşın, yasa dışı istihdam oldu mu, ölenlerin arasında genç, hatta çocuk yaşta olanlar var mı,diye sor…

Dön bir de madencilere sor:144 bin çalışanın olduğu madencilik işkolunda neden yüzde 80’i sendikasız, örgütsüz? Örgütlü sendikalara sor; Bu cinayetlere karşı, paragöz işletmeciliğe karşı yeterli mücadele yürütüyor musunuz, yoksa aidat alıp ense mi yapıyorsunuz?

Pişkinlik

“Fıtrat” pişkinliği ile dünyadan cinayet rakamları verip kendisininki ile yarıştıran, karşılaşacağı tepkileri tahmin edip bundan bile mağduriyet üretmeye kalkan, Tomalarını, polisini,biber gazını bu haklı protestolara bile doğrultan  Muktedir’e  sor; “Neden korkuyorsun, hesap vereceğin liste uzuyor, bundan mı ?”

Korkma sor; Kendi elinle , madenden inşaata, kendi fideliğinde büyüttüğün sermayedarları korumakla, kayırmakla paçanı kurtaracağını mı sanıyorsun?

Vadeleri doluyor, bunu gördükçe saldırganlaşıyorlar. Eninde sonunda bu cinayetlerin de hesabının sorulacağını haykır; yası bırak, yakalarına yapış, hesap sor!

(16 /5/2014, Sözcü)

 

Written by Mustafa Sönmez