Ankara’s economic measures risk scaring off foreign banks (Al Monitor, August 27, 2019)
Keeping the Turkish economy afloat is becoming increasingly difficult. To stop the downturn and stimulate…
Türkiye’yi 3 Kasım 2002 seçimlerinden bu yana 20 yıldır yöneten Adalet ve Kalkınma Partisi’nin genel başkanı da olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, en geç 2023 haziranında yapılacak cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimleri için hazırlıklarını hızlandırıyor. Art arda atılan adımlar Erdoğan’ın ekonomik rotasını da netleştirdi. Rota, büyük enkazlara neden olma pahasına toplumun çeşitli kesimlerine “seçim şekerleri” dağıtmak, bunun için hem parasal hem de başka kamusal imkânları kullanmak.
Düşük gelirli evsiz aileler için iki yılda 250 bin sosyal konut yapıp teslim etme kampanyası, bu popülist yaklaşımın en önemli adımlarından biri oldu. Kampanya başlangıcında takdim edilenden çok farklı bedelleri olmasına rağmen 250 bin sosyal konuta 3,5 milyon başvuru olduğu açıklandı. Görülen ilgi üzerine orta gelirli kesim için de bir konut paketi hazırlandığı bildiriliyor.
Erdoğan’ın seçim yatırımlarından bir diğeri işverenleri, çalışanlara yakacak, elektrik yardımına teşvik edip onlara bu yardım karşılığında vergi, sigorta primi bağışıklığı vaat etmesi. Ayrıca emeklilikte yaşa takılanlara da bir “seçim şekeri” hazırlığı var.
Bunlarla bitmiyor elbette. Aralık ayında asgari ücret yenilenecek, memur ve emeklilere enflasyon farkı olarak gelir artışı yapılacak. Bunları belirlerken dikkat çekici artışlar söz konusu olabilecek.
Vergi borcu olanların gecikme cezalarının affı, her seçimde olduğu gibi, bu seçimde de gündemde. Buna ek olarak imar hukukuna aykırı yapılara yeni bir af getirilmesi de seçim öncesinde söz konusu olabilecek.
Türkiye’de ailelerin yüzde 42,5’inin kendi evinde oturmadığı ve yükselen konut ve kira fiyatlarıyla ciddi barınma sorunları yaşadığı biliniyor. Bu koşullarda Erdoğan’ın Toplu Konut İdaresi (TOKİ) eliyle düşük gelirlilere, cazip taksitlerle iki yılda 250 bin sosyal konut üretme kampanyası, seçim hazırlıklarında önemli bir yer tutacağa benzer.
Önce, konutların yüzde 10 peşinat ve 240 ay vade ile satılacağı ve 2+1 dairelerin yaklaşık 608 bin TL (yaklaşık 33 bin dolar) maliyeti olacağı duyuruldu. Ardından ise aylık taksitlerin her yılın ocak ve temmuz aylarında, bir önceki altı aylık dönemdeki memur maaş artış oranı dikkate alınarak TOKİ tarafından tespit edilen oranda artırılacağı duyuruldu. Bu, bir anlamda enflasyona endeksli bir taksit demek. Aylık taksitlerin enflasyona endekslenmesi, her altı ayda bir yüzde 15 enflasyon yaşanması hâlinde konut maliyetinin 4-5 milyon TL’ye ulaşacağını gösteriyor.