COVID-19 pandemisinin de etkisiyle mart ayından itibaren tüm dünyada olduğu gibi ağır bir küçülme, soğuma yaşayan Türkiye ekonomisi, haziran başında ani bir ısınma, canlanma çabası içine sokuldu. Daha önce denendiği gibi Merkez Bankası, Türk Lirası kredilerini alabildiğine genişletti. Kredi faiz oranlarını düşürdü, krediye erişimi kolaylaştırdı ve ilk yılı ödemesiz, uzun vadeye yayılan kredilerle konut, otomobil, elektronik vb. dayanıklı tüketim malı alımları, hatta iç turizm için kredileri bollaştırdı.

Bu hamle, özellikle de iktidarın doğrudan kontrol ettiği ve bankacılık sektörünün üçte birinden fazlasını elinde tutan kamu bankalarını harekete geçirerek yapıldı. Özel ve yabancı bankalar da kredi musluklarını açmaya zorlandı. Haziran başından itibaren bu ısınma, canlanma adımı işe yaramış göründü ve mart-mayıs döneminde neredeyse bıçak gibi kesilmiş olan konut, otomobil satışları hızla sıçradı, iç talep, tüketici kredileri ile yükseldi ve durmuş sanayi çarkları işlemeye, geleceğe dönük beklentiler iyileşmeye başladı.

Written by Mustafa Sönmez