Son iki yılın kamu bütçelerinde, verilen bütçe açıklarından çok bütçenin nerelere harcandığı hep dikkat çekti. Çünkü son iki yılın bütçeleri tüm dünyada pandeminin toplumsal yaşama damgasını vurduğu bütçeler oldu. Toplumlar devletlerden özellikle bu dönemde sağlık hizmeti, ekonomik ve sosyal yardım beklentisi içine girdiler. Birçok yönetim de bu beklentiye uyarak “sosyal devlet” tavrı gösterdi. Aralarında Türkiye’nin olduğu bazı ülkelerde ise devlet sosyal değil, “pinti devlet” tavrı sergiledi ve bütçe açığından sakınarak yardımları esirgedi. Sonuçta belki bütçe açıkları büyümedi ama geride destek yerine borçlanmaya mecbur bırakılmış bir toplum kaldı.

Bugünlerde Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında tartışılmaya başlanan 2022 merkezi bütçe taslağında da 2021’in gerçekleşen ve 2022’nin hedeflenen açıklarından çok harcamaların nereye yapıldığı, sosyal harcamaların yanında güvenlik, faiz bütçelerinin büyüklüğü konuşuluyor. 2021’de uygulamasına geçilen “program esaslı bütçe” optiğinden bakıldığında 2022’de devletin faiz harcamalarının eğitim harcamalarının önüne geçtiği ve uygulamada arayı açacağı görülebiliyor. Pandeminin ciddiyetini koruduğu şartlarda sağlık için bütçede pinti tutum sürdürülürken “ulusal güvenlik programlarında” yani asker-polis harcamalarında hiçbir kısıntı yer almıyor.

Pandeminin damgasını vurduğu son iki yıla bir üçüncü yılın ekleneceği COVID-19 ile ilgili verilerden ortaya çıkıyor. 2020 başından 2021 Ekim ayı ortalarına kadar COVID-19 vaka sayısı dünyada 250 milyonu buldu ve 5 milyondan fazla insan hayatını kaybetti. Aşı önlemine rağmen pandemi aşılabilmiş değil ve son iki yılda olduğu gibi 2022 yılında da devletlerin sosyal desteklerine ihtiyaç duyuluyor.

Son iki yılda kamu bütçelerine pandemi gerçekliği damgasını vurdu ve devletler, bütçe açığı verme kaygısını bir yana bırakıp hem sağlık bütçelerini hem de toplumla dayanışma için sosyal yardım bütçelerini alabildiğine genişlettiler. Örneğin bütçe açıklarının milli gelire oranı 2019 yılında gelişmiş merkez ülkelerde yüzde 3,2 iken 2020’de yüzde 7,4’e, 2021’de yüzde 7’ye kadar çıktı. Bu ülkelerin kamu borç stoklarının milli gelire oranı pandemi öncesi yüzde 103 iken pandemi yıllarında yüzde 122’ye kadar çıktı. Sosyal devlet olma zorunluluğu birçok yükselen ülke bütçelerinde de açıkları büyüttü, kamu borç stoklarını kabarttı.

https://www.al-monitor.com/tr/originals/2021/11/interest-payments-top-education-healthcare-ankaras-2022-budget

Written by Mustafa Sönmez