Ak faşizmin, biz yaparız olur, yasaları da istediğimiz duruma uydururuz, yasa mı gerekli meclis yasama bakanlığımız gibi, ne istersek çıkarırız, atarız torbaya , olur yasa türündeki hukuk tanımazlığı sert bir darbe aldı…Bu fütursuzluk, yasa tanımazlık hukuk duvarına çarpmaya başladı, hava döndükçe daha da çarpacak. Taze ve son örnek, 3. köprünün hukuksuzluğu ile ilgili mahkeme kararı …Medyaya, karar, “3’üncü köprünün bağlantı yolları imar planı iptal edildi” biçiminde yansıtıldı. Oysa, iptal edilen bağlantı yolları değil, bizatihi 3. köprünün tümüyle ilgili tasarruf…Hukuksuzluk sadece bağlantı yollarında değil, bizatihi köprüde, hukuksuzluk İstanbul’un kuzeyi ile ilgili tüm projelerde…

Çevre Planına aykırı
Mimarların, şehir planlamacılarının oda yöneticisi arkadaşlar, hukukçular diyor ki, ihlal İstanbul Çevre Planı’nıyla ilgili. Böyle olunca, değil 3. köprü, 3. havalimanı ve İstanbul’un kuzeyine ilişkin bütün talan projeleri hukuk duvarına çarpmış oluyor.
Kaç kez yazdık, söyledik. İstanbul Çevre Planı, İstanbul’un Anayasasıdır, o plana rağmen yapacağınız her iş, atacağınız her adım, her plan –proje değişikliği vs. gider hukuk duvarına çarpar suratınızda patlar…
İstanbul 8’inci İdari Mahkemesi, Kuzey Marmara Otoyolu inşaatının Beykoz ve Rumelifeneri’nde’de yeralan Boğaziçi geri görünüm alanlarıyla ilgili imar planlarını iptal ederken ne diyor? İstanbul’un ana ulaşım aksını oluşturan Boğaz geçiş ve güzergâhları üst ölçekli Çevre Düzeni Planı’nda gösterilmedi, diyor. Sonra? Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yürürlüğe konulan 1/25.000 ölçekli Kuzey Marmara Otoyolu Nazım İmar Planı imar mevzuatındaki plan tanımlarıyla uyumsuz, diyor ve ekliyor: Sadece Boğaz Geçişi ve çevre yollarının gösterildiği güzergah şeması niteliğindeki planda arazi kullanım kararları yer almamış. Bağlantı yolunun güzergahı, doğal kaynakları ve ekolojik rezervleri olumsuz etkileyecek, diyor…
Başka? Diyor ki mahkeme, “Boğaziçi geri görünüm ve etkilenme bölgesi olan bu alanda 2960 sayılı Boğaziçi Kanunu hükümlerinin uygulanması gerekiyor. Bu kanuna bağlı olarak planlama yetkisi İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde. Ancak planın Bakanlıkça yapılması yetki yönünden hukuka aykırı”…

2009’dan beri…
Bu dava 2009’da açılmıştı. Mimarlar Odası Avukatı Can Atalay , “Bu kararın konusu 3’üncü köprü olarak adlandırılan talan ve yıkım projesinin Avrupa Yakası Rumelifeneri Geri Görünüm ve Etkileşim Geçiş Sahası ile Anadolu Yakası Geri Görünüm ve Etkileşim Geçiş sahasıdır. Mahkeme, 3’üncü köprü inşaatının en kritik noktası olan Boğaz geçişi alanıyla ilgilidir. Diğer bir söyleyişle, kimi basının önemsizleştirmeye çalıştığı gibi ‘bağlantı yolları’yla ilgili değil; tam olarak 3. köprünün kendisiyle ilgili. An itibariyle 3. köprü inşaatının söz konusu noktalarındaki inşaatın derhal durdurulması gerekir.”

Can şunları da ekliyor: “Ötesi, bu iptal kararının arkasına dolaşmak için İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi gündemine yeni plan teklifleri getirilmesi de hukuken kabul edilemez nitelikte olacaktır. Altında bizim değil, Kadir Topbaş’ın imzası olan 2009 onaylı İstanbul Çevre Düzeni Planı’nda vurgulandığı gibi 3. köprü İstanbul için felakettir.”

Mega talanlar…

Tayyip Erdoğan’ın 2011 genel seçimlerinde ana tema olarak kullandığı İstanbul’un kuzey ormanlarını talan edecek mega projelerinden 3. köprü ve 3., havalimanı , Kamu-Özel Ortaklığı kapsamında ihale edilmişti. 3. Köprü ve otoyol projesi yaklaşık 3 milyar dolarlık bir yatırım ve yandaş sermayedarlardan İbrahim Çeçen ile İtalyan Astaldi şirketine verilmişti. IC, yüzde 67 paya sahip. Kuzey Marmara Otoyolu kapsamında yapım çalışmaları 2013’te başlayan 3. Köprüde bir hayli yol alınmış durumda. Kule yüksekliği 305 metreye ulaşan köprüde 400 ton ağırlığında, 4,5 metre uzunluğundaki ilk çelik tabliye 2014’ün son günlerinde köprüye yerleştirildi. Böyle 59 tabliyeden oluşuyor proje. Otoyol projesinde ise yüzde 65’lik bir gerçekleşme sağlanmış ve 35 viyadüğün 31’inde çalışmalar sürüyor, önemli kısmı da tamamlanmış…

3.Havalimanı…
3. Köprü, 3. havalimanı projesinin tamamlayıcısı. O da, bilindiği gibi, havuzcular diye bilinen Limak, Kalyon, Cengiz, Kolin konsorsiyumuna verildi ve 10 milyar Avroluk yatırım öngörüldü. 25 yıllık işletme süresi karşılığında en yüksek kira bedelini 22 milyar 152 milyon Avro olarak teklif eden havuzcu konsorsiyuma verildi iş. Kurulan şirket ile DHMİ arasında 2013 Kasım’ında Uygulama Sözleşmesi imzalandı. Kamulaştırma çalışmalarının, proje sahası içinde ve çevresindeki maden sahalarının boşaltılması işlemlerinin ve Orman ve Su İşleri Bakanlığından proje sahasında faaliyet yapılabilmesi için gereken kesin izin çalışmalarının tamamlanmasını müteakip şirkete yer teslimi yapıldı. Ama yine de projenin çok önemli teknik ve finansal sorunları var. Şimdi de en önemli mesele olarak “hukuk” sorunu çıktı başlarına…
3. Köprünun hukuksuzluğu karşısınıda inşaatının durdurulması, 3. havalimanı felaketinden de yol yakınken dönülmesi gerekiyor.

Written by Mustafa Sönmez