İşsizlikte Devlet, Devleti Yalanlıyor
Her ayın ortasında Türkiye İstatistik Kurumu TÜİK tarafından açıklanan istihdam, işsizlik verilerinin güven vermediğinden hep…
Mustafa Sönmez
02.07.2010, Cuma
2009’un ilk çeyreğindeki yüzde 14,5 daralma çizgisi üstünden 2010 ilk çeyreğinde yüzde 11,7 büyüyen ekonomide detaylar, sokaktaki insanın, hane halkının tüketiminin kriz öncesine dönemediğini ortaya koyuyor. İç tüketim sepetini oluşturan harcama kalemlerinin , birinci çeyrekler itibariyle, kriz öncesinde, krizin yoğunlaştığı çeyrekte ve 2010 ilk çeyreğinde nasıl seyrettiği analiz edildiğinde, bunu görebiliyoruz.
***
AKP’li bakanların bir başarı öyküsüymüş gibi devlet adamı ciddiyetiyle bağdaşmayan tavırlarla şova çevirdikleri, aslı ise Nasreddin Hoca’nın kaybedilmiş eşeği bulma şamatasından başka bir şey olmayan, 2010 ilk çeyrek büyümesinde, daralan iç tüketimin etkisi var. Ama, biraz daha yakından mercek altına alınan sayılar, 2010’un ilk çeyreğinde iç tüketimin kriz öncesinin yani 2008’in çizgisini yakalayamadığını gösteriyor. Krizin derinleştiği 2009 ilk çeyreğinde iç tüketim yüzde 10 daralmıştı. 2010 ilk çeyreğinde ise tüketim, krizde dibe vurulan 2009 ilk çeyreğini yüzde 9,6 ile aşmış gibi ama kriz öncesinin, yani 2008 ilk çeyreğinin hala yüzde 1,4 altında. Üstelik her yıl 1 milyon artan nüfusu analize katarsanız, iç tüketim pazarının reel olarak artmadığı gerçeği ortaya çıkar.
Alt kalemler itibariyle bakıldığında, hanelerin bütçelerinde ortalama yüzde 26 payı olan gıda , içki-tütün harcamalarında 2010’un ilk çeyreğinde, 2009 kaybı telafi edilse de, kriz öncesinin yüzde 1,5 altında bir tüketim olduğu görülüyor. Yine bütçede yüzde 16’lık payı olan ulaştırma ve haberleşme harcamalarında da krizdeki yüzde 23’lük daralma 2010’da telafi edilse de kriz öncesine göre yüzde 9,5’luk gerileme var.
Konuta harcanan para ise kriz öncesinin yüzde 3 üstünde. En dikkat çekici olan ,krizde bıçak gibi kesilen otomobil,tv,vb satışlarının 2010’da perhizi bozması ve yüzde 34 artış göstermesi. Bu kalemdeki tüketim artışları, kriz öncesini de yüzde 5’e yakın geride bırakmış görünüyor. Buna karşılık, aile bütçelerinden giyime kriz öncesine göre yüzde 10 daha az para çıkmış, ama sağlık faturaları yüzde 16 artmış. Aile bütçelerinde yüzde 5 yeri olan dışarıda yeme-içme, konaklama harcamalarının, kriz öncesinin yarım puan üstüne çıktığı görülebiliyor.Yine görülüyor ki, aileler eğlence-kültür harcamalarını kriz öncesine göre yüzde 12 kısmışlar. TV dizilerinin bu kadar iş yapması da, bu eve kapanmışlıkla ilgili olsa gerek…
***
İç tüketimin kriz öncesi boyuta çıkamaması, ilk çeyrek büyümesinde iç talebin rolünü tali kılarken stoğa üretimin, kıpırdayan özel sektör yatırımlarının daha etkili olduğunu gösteriyor. Sonraki çeyreklerde iç tüketim daha etkili olamayacaksa, büyümenin sürdürülebilmesi zor. Çünkü ihracat, AB’deki tıkanma ile daha zor günlere gebe. İç tüketim daha fazla kımıldamıyor, ihracat tekliyorsa ve hep stoklamak için üretim yapılamayacağına göre, büyüme teknesi, rüzgarını nereden alacak? Tabi ki alamayacak. Özellikle ikinci yarıda vites düşer. Kamu harcamalarını artırma kartının, “mali kural” tutkusunda samimi ise, yeniden artıramayacak olan AKP iktidarının, hedeflenen yüzde 5 büyüme oranını yakalaması da zorlaşıyor.