Enflasyonda TÜİK yalanı, ENAG hurafesi
Enflasyon, Türkiye’nin yeniden en büyük belası oldu. Bundan sızlanmayan alt-orta, hatta üst-orta gelir grubu yok.…
Dolarlaşmayı önlemek amacıyla 20 Aralık 2021’de dolar fiyatı 18 TL’ye tırmanınca uygulamaya sokulan kur korumalı mevduata (KKM) verilen “örtülü” faiz, bütçeden kamu borçlanması için ödenen “açık” faizi geçmeye başladı.
Kur korumalı mevduat, gerçek kişilere ek olarak şirketlerin mevduatlarıyla 1.2 trilyon TL’yi geçti. Vade sonundaki döviz getirisini mevduat sahibine taahhüt eden KKM için bankalar yıllık yüzde 17, üç aya yüzde 4 dolayında faiz ödediler. Döviz getirisinden bu yüzde 4 düştükten sonra kalan kısım, merkezi bütçeden ve Merkez Bankası (TCMB) tarafından karşılandı. Bu tutar, bütçede “faiz gideri” olarak değil, cari transferler kapsamında “Mevduat ve Katılma Hesaplarının Kur Artışlarına Karşı Korunmasına İlişkin Gider” adıyla yer alıyor. Merkez Bankası üstünden yapılan ödemeler ise TCMB’nin kâr-zarar hanesinde gider olarak yer alıyor ve TCMB’nin bu nedenle kâr yazma, o kârı bütçeye aktarma ihtimali kalmıyor.
Bütçede “transfer”, TCMB’de “gider” olarak kayıtlara girse de özü devletçe mevduat sahibine örtülü faiz ödenmesi olan bu servet aktarımına ilk üç aylık vadenin bittiği 2022 Mart’ta başlandı ve beş ayda, temmuz sonunda tahminen 141 milyar TL’yi buldu. Ağustos sonunda 226 milyar TL’yi bulması beklenen örtülü faiz, devletin faiz giderleri olan “açık” faizi geçmiş olacak. Bütçenin faiz giderleri, temmuz sonunda 151 milyar TL’yi buldu, ağustos bitiminde 170 milyar TL olması bekleniyor. Bu da açık faizin, örtülü faizin ağustos sonunda 55 milyar TL gerisinde kalması demek.
https://www.al-monitor.com/tr/originals/2022/08/turkeys-covert-interest-payments-course-exceed-regular-ones