Direnmeye Mecburuz…
1 Kasım seçimlerinin sonuçları herkes için sürpriz oldu sayılır. Başta anket firmaları olmak üzere,…
İç piyasadaki tatsızlık sürüyor. 2013 Mayıs’ından itibaren döviz kurunun değerlenmesi, üstüne 17-25 Aralık rüşvet-yolsuzluk soruşturmalarının politik riski artırması ile kurun tavan yapması, bunu frenlemek için ağır faiz silahı kullanımı, içerideki tüketiciyi gerdi, alım kararları ertelendi, etiketler değişti, gelirler sarsıldı…Sonuç; konutta, otomobilde, beyaz eşyada gözle görülür bir talep düşüşü ve bu işle uğraşan müteahhit, galeri, bayi vb. kesimlerden yükselen şikayetler…RTE’nin, “Faizleri indirin!” diye Merkez Bankası’na baskı uygulaması hep bu nedendendi…Çıka çıka son olarak 0,75 puanlık bir indirim kararı çıktı ama neye derman olur?…
Konutta…
Tatsızlığı satışlarda düşüşüyle konut derinden yaşıyor. TÜİK verilerine bakılırsa ilk beş ay toplamında yüzde 8.6 düşüş yaşandı . Özellikle de konut kredisi kullanarak gerçekleşen satışlarda azalma dikkat çekici. Beş aylık krediyle satış 134 binle geçen yılki 202 binin yüzde 34 altında kalmış durumda.
Kaynak:TÜİK
Yani peşin parayla konut alma eğilimi var ama kredi kullanıpkonut alma eğilimi geriliyor.
Bu gerileme, sadece kredi faizinin yüksekliğiyle ilgili değil; konut alma niyeti olanlar, genelde ekonominin ve geleceğin güvensizliğini yaşıyor ve erteliyor, vazgeçiyorlar alımdan…
Konut satışlarındaki payı yüzde 23 olan İstanbul’da durum çok belirgin. İlk 5 ayda satışlar 87 bin dolayında gerçekleşirken geçen yılın ilk 5 ayına göre 15 bine yakın bir düşüş var. Türkiye genelinde yaşanan 5 aydaki 40 binlik satış gerilemesinin 15 bini İstanbul’dan ;, üstelik İstanbul’daki azalmanın tamamı kredili satışlardaki düşüşle ilgili. Otomobil, beyaz eşya…
Konutta yaşanan iç talep keyifsizliği otomobil ve beyaz eşyada da geçerli.Yılın ilk 5ayında 44 bin yerli, 134 bin ithal otomobil satılmış görünüyor.Toplamı 178 bin. Oysa 20013’ün ilk 5 ayında 51 bini yerli olmak üzere 234 bin otomobil satışı gerçekleşmişti iç piyasada. Gerileme yüzde 32’ye yakın…Neredeyse üçte bir düşüş; dramatik!…
Durum beyaz eşyada da farklı değil; buzdolabı satışlarında ilk 5 ayda , geçen yıla göre yüzde 14’e yakın düşüş var. 130 bin daha az buzdolabı satılmış iç pazarda.
Çamaşır makinasında da iç satışlarda düşüş yüzde 9’u aşmış durumda. Geçen yılın 5 ayına göre 72 bin daha az çamaşır makinası satılmış.
İhracat?
İç pazar daralınca ne yapılır? Tabii ki dışarıda pazar aranır. Doların yüzde 20, avronun yüzde 25’in üstünde değer kazanması ihracatı çekici kıldı. Peki ne oldu? Konuttan başlayalım. Bu yılın ilk 5 ayında gerçekleşen 432 bin konut satışının ancak 7 bine yakını yabancılara satılmış döviz karşılığı. Yani, yüzde 2’si bile değil.
Otomobilde ihracat bir nebze derde derman olmuş ve ilk 5 ayda ihracat yüzde 24 artış göstererek 242 bini bulmuş. İhracat sayesinde üretim çarkları da durmuyor otomobilde ve ilk 5 ayın üretim artışı, bu sayede yüzde 17 ‘yi bulmuş. Ama buzdolabında durum iç açıcı değil. Hem iç satışlar hem ihracat (yüzde 10) gerilemiş. Böyle olunca üretimde de yüzde 16 gerileme var. Neyse ki çamaşır makinası durumu dengeliyor. İç pazar yüzde 9 daralmış ama ihracatta yüzde 9 artış var ve bu durum üretimde hiç olmasa, yüzde 3’e yakın bir artış getirmiş…
Toparlarsak, iç piyasada konut, otomobil, beyaz eşya satışları keyif vermiyor; son açıklanan Haziran ayı tüketici güven endeksi de Mayıs’a göre yüzde 3 gerileme gösterdi. Beklentiler düşüyor… “Faizi indirin” baskısı eksik olmayacak…